memurlar.net 'ten alıntıdır....

Şimdiki öğretmenler öğrenci iken devamsızlıktan sınıfta kalıyor, tek dersten bile zayıfları olduklarında sınıf tekrarı yapıyor, genellikle idareye çağrıldıklarında haydar ile tanışıyorlardı. Tek ayaküstünde sınıfın köşesinde bekliyorlar, yolda öğretmenle karşılaştıklarında yollarını değiştiriyor, karşı kaldırıma geçiyorlardı. En ufak saygısızlıklarının bedelini ağır ödüyorlardı. Saçları uzun, sakalları varsa ve okul kıyafetleri uygun değilse okul kapısından geri çevriliyorlardı. Müdür yardımcısının elinde makas saçı uzunlara kertme atıyordu. Fauller en sorun olan kısımlardı öğretmen tuttu mu çekerdi acıtana kadar. Ama tatlı sert bir disiplin vardı.

O zamanlar eti senin kemiği benim diyen veliler öğrenciyi emanet ederlerdi öğretmene.

Şimdiki öğrencilere ise sınıfta kalmak nerdeyse imkânsız iken imkânsızı başarıyorlar. Devamsızlıktan sınıfta kalanlara bile af geliyor. Sigarasını neredeyse öğretmeninin yüzüne üfüren öğrenciler mevcut. Öğrenci tarafından kılık kıyafet serbestîsi disiplinsizlik olarak algılanıyor. Okullarda kimin öğrenci olduğu anlaşılmaz hale geldi. Öğretmenini bıçaklayan hatta öldüren öğrenciler görür hale geldik. Cep telefonu ile sınıfta klip çekenler öğretmenlerini gizli videoya çekenler mevcut. Öğrencinin kulağını çeken öğretmenlerin basında boy boy resimleri çıkar. Okulu basan öğrencinin yakınları uzar gider bu konu.

Bu tür özgürlükler sonucunda okulların yönetilemez ve disiplinsiz bir hal aldığını düşünenler çok, bende bunlardan birisiyim. Öğrenci özgürlüklerinin farkına varıp onları kullanmayı becerebilirse bir sorun çıkmaz ama bu özgürlükleri disiplinsizlik adına kullanırsa işte o zaman sorun çıkıyor.

Kısacası şimdiki öğretmenler; öğretmenlerin kral olduğu dönemde öğrenci, öğrencilerin kral olduğu dönemde ise öğretmenlik yapıyorlar. Durumun özeti bu...
Yazar:yakup aydemir   Okunma Sayısı:1829   Tarih:10.12.2012

Yorumlar: Yorum Eklemek İçin Tıklayın
.....
[1 ]